TMK 166/4 maddesine göre Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilirdi ve bu başanma sebebi uygulamada Fiili Ayrılık Sebebiyle Boşanma olarak adlandırılmakta idi. BKNZ.( Fiili Ayrılık Sebebiyle Boşanmaya Karar Verilmesinin Şartları
Yani bu boşanma şeklinde , boşanmak için dava açan kişilerin davası herhangi bir sebeple reddedildiğinde tekrardan boşanma davası açabilmeleri için 3 yıl geçmesi gerekmekteydi “
Ancak bu kural, Anayasa Mahkemesi’nin 22.02.2024 tarihli ve 2023/116 E. 2024/56 K. sayılı ilamı ile kuralın ortak hayatın yeniden kurulamadığı hallerde evlilik birliğini uzun bir süre boyunca sona erdiremeyen kişilere katlanılamayacak bir külfet yüklediği gerekçesi kaldırılmıştır.
Anayasa Mahkemesi ilgili kanunun iptali gerekçesinde boşanma davasının reddi kararının kesinleşmesinden sonra ortak hayatın yeniden kurulamaması nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılması için beklenmesinin aile kurumunu ayakta tutmaya katkı sağlayacağının açık olduğunu ancak ret kararının kesinleşmesinin dahi çok uzun sürebildiği durumda kesinleşmeden sonra bir üç yıl daha beklenilmesinin ortak hayatın yeniden kurulamadığı hallerde taraflara katlanılamayacak bir külfet yüklediği, özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkı ile aile kurumunu koruma amacı arasında makul bir denge sağlamadığı için orantılılık alt ilkesi yönünden ölçülülük ilkesini ihlal ettiği gerekçesi ile üç yıl bekleme süresini iptal etmiştir.
Anayasa mahkemesinin gerekçesinde de açık olduğu üzere boşanma davasının reddi kararının kesinleşmesinden sonra ortak hayatın yeniden kurulamaması nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılması için beklenmesi gereklidir ancak 3 yıl olan bekleme süresi çoktur.
Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu iptal kararı Resmi Gazete’de yayınlandıktan 9 ay sonra yani 19 Ocak 2025 tarihinde yürürlüğe girecek ve bu süreden sonra TBMM çıkartacağı kanunla bekleme süresini belirlemesi gerekecektir.